
Bugün inceleyeceğimiz oyunumuz. Darkest Dungeon. Kendisi sizi sinirden çıldırtan ve oyunun, hile yaparak sizi felakete sürüklediğini düşündürten tarzda bir oyun. Oldukça zorlu düşmanlarıyla, sürekli şansız olmanızla ve çaresizliğin doruk noktalarını sürekli size yaşatmasıyla, karşınızda Darkest Dungeon incelemesi.
Ön İnceleme;
Evet bi önce incelememizi yapalım. Oyun Klei Entertainment yapımı bir 2d sıra tabanlı rpg oyunu. Ailenizin yönettiği bir köyde esrarengiz yaratıklar çıkıyor ve o köyü yöneten aile reisiniz sizden yardım istiyor ve sizde paralı askerler kiralayarak o bölgeyi temizlemeye çalışıyorsunuz. Oyun kabaca bundan ibaret fakat asıl olay zindanların zorluğu. Darkest Dungeon hiçbir zaman size rahatlığı hissettirmiyor. Ne kadar güçlenirseniz güçlenin hiçbir zindanı elinizi kolunuzu sallaya sallaya bitiremiyorsunuz. En ufak hataların aşırı can sıkıcı bedelleri oluyor ve oyun kiralık askerlerinizi öldürmek konusunda pek tereddüt etmiyor. Seslendirmeleri ve harika 2d kaotik tasarımıyla derin düşünmeyi ve biraz zorlanmayı seviyorsanız bir bakın derim. Bu oyun bence herkese göre değil bu nedenle almadan önce bir iki videosunu izleyin.
Derin İnceleme;
Şimdi sizinle karanlık zindanlarımızın derinliklerine inelim ve aslında Darkest Dungeon neymiş iyice bir görelim. Oyunumuz yukarıda da anlattığım gibi 2d sıra tabanlı bir rpg. Yani bir o adam vuruyor bi sizin adamlarınız. Oyunda 4 kişilik bir grup oluşturuyor ve köyünüzün çeşitli kısımlarındaki zindanlarda maceralar atılmaları için zavallı maceraperestleri görevlendiriyoruz. Maceraperestler sınırsız olarak her görev sonunda atlı arabanızın kalitesine göre belli bir sayıda geliyor. Atlı araba demişken oyunda zindanlardan çıktığımızda zaman geçirdiğimiz ve kendimi geliştirdiğimiz bir kasaba var. Bu kasabadaki çeşitli binaları zindanlardan topladığımız meteryaller ile inşa ediyor, güçlendiriyor ve bu binalar vasıtası ile çeşitli kazanımlar elde ediyoruz.
Stres: 
(Mutsuz Oyuncu) (Mutlu Oyuncu)
Peki bu binalara neden ihtiyacımız var. Öncelik ile stres için. Oyunun belki de en sinir bozucu mekaniği olan bu arkadaş, kahramanlarımız her zindana girdiğinde, her kötü şey yaşadığında bazense delirmek üzere olan arkadaşlarının kırıcı lafları ile artabiliyor. Stresin ise 2 aşaması ve bir de avantajı(!) var. Öncelikle kötü kısımlarına bakalım stresi 1. seviye sınıra gelen karakterimiz karakterin özelliğine bağlı olarak kötü özellikler kazanıyor. Bazı karakterler sizin komutlarınızı dinlemiyor, bazıları eşyaları çalıyor, bazıları korkup kaçmaya çalışıyor bazıları ise ölüme kafa atıyor. Hepsinin ortak yaptığı şey ise kötü kötü konuşup dostlarını ve sizi de deliliğe sürüklemesidir. 2. aşama ise direk kalp krizi, karakter fazla stresleniyor ve en sonunda kalp krizi geçirerek ölüyor.
Gelelim çok düşük bir ihtimalle gerçekleşen Erdemli olma mekaniğine. Karakterimiz 1. seviye stres barını doldurduğunda delirmek yerine Erdemli denen bu ruh haline bürünüyor ve takım arkadaşlarının stresini, kendi stresini ve sizin stresinizi biraz olsun azaltıyor. Ayrıca bazı karakterler ek özellikler kazanıyor ve size ekstra yardımda bulunabiliyor.
Diyelim ki karakterleriniz delirdi ama bir şekilde zindanınızı tamamladınız ve kasabanız Hamlete geri dönmeyi başardınız. Maalesef karakterleriniz için hayatta kalabilmek pek rahatlatıcı bir durum değil keza karakterlerinizin stres barları zindan bitse bile aynı şekilde kalıyor ve sizin kasabada karakterlerinizi han ve manastır gibi mekanlarda dinlendirip, cilalatıp, rahatlamanız gerekiyor. Size bir tecrübeli darkest dungeon oyuncusu olarak tavsiye vereyim bence yapmayın. Bu dinlendirmeler aşırı derecede masraflı, her strese binen karakterinizi dinlendirmek isterseniz yüksek bi ihtimalle bi dahaki zindana giriş için gerekli ekipmanları almaya paranız yetmeyecektir. Level kasmak istediğiniz bir grubunuz olsun onun dışında tüm maceraperestleri tek kullanımlık olarak kullanın, çünkü kiralamak BEDAVA! Maceraperestimizi kiralayın onu ölümle yüz yüze getirin delirirse de basın tekmeyi gitsin ve yeni bir maceraperest kiralayın. Tabi ki bunu rahat bir şekilde yapabilmek için atlı arabanızın iyi bir seviyede olması önemli.
Geliştirmeler:
Stresimizi öğrendik ve bir şekilde baş edebildik diyelim ama stres tek düşmanımız değil. Zindanlar aşırı OP yaratıklar kaynıyor olacaklar. Tüm grubunuza tek atabilecek yaratıklar maalesef ki mevcut. Bu durumda karakterlerinizi eşyalar giydirerek, klan binasında yeteneklerini güçlendirerek ve demircide silahları ve zırhlarını güçlendirerek geliştirebilirsiniz. Bu dediğim şeyleri yapabilmek için bu binaları kurmalı ve geliştirmelisiniz tüm binalara detaylı değineceğim. Bu geliştirmelerin yanı sıra maceraperestleriniz zindanlardan exp kasarak level de atlayabiliyor. Bu bir yandan iyi bir yandan anlamsız. Keza diyelim ki zar zor bi karakteri 3 level getirmeyi başardınız. Az önce zindanda ağlayarak hayatta kalmak için yalvaran kahramanımız 3. levele gelince yürek yiyor ve artık ilk seviye zindanlara girmenin onun için çok basit olduğunu söyleyerek, düşük seviyeli zindanlara girmeyi ret ediyor. Yani karakteriniz kaç level olursa olsun sadece kendi seviyesindeki zindanlarda takılıyor bu sebeple karakterlerimizin level atlaması güçlendikleri anlamına gelmiyor sadece yeni zorlukta zindanlar sizin için açılmış oluyor.
Genel olarak bu 2 temel mekanik stres ve karakterimizi geliştirmek oyunun yegane dikkat etmeniz gereken kısımları. O zaman gelelim bu işlemleri yapacağımız binalara.
Binalar:
Posta Arabası:
Öncelik ile kahramanlarımızın kaynağı olan atlı arabamızdan bahsedelim. Atlı arabamız başlangıçta 2 adet başlangıç seviyesi karakter getiriyorken geliştirdiğimiz sürece, daha fazla karakter, daha yüksek seviyeli karakter ve daha fazla karakter barındırma gibi imkanlar sunuyor. Geliştirme yapabilmek için ise zindanlardan topladığımız arma, senet, büst ve portre malzemelerini kullanıyoruz.
Manastır:
Manastır karakterlerimizin streslerini azaltabilmesine olanak sağlayan bir bina türüdür. Genellikle dini karakterler crusader, vestal gibi karakterler buralarda daha fazla stres atabiliyorlar.
Aile Anıtı:
Aile reisimizin bir heykeli oyuna bir katkısı yok sadece ara sahneleri izlememizi ve oyunun hikayesini öğrenmemizi sağlıyor.
Demirci:
Demirci abimiz karakterlerimizin silahları ve zırhlarını yükselterek, maceraperestlerimizin taban saldırı gücü ve dayanıklılığını arttırıyor. Ucuza yapmıyor ve karakterlerimizin 2. seviye silah ve zırhlar için önce 2. seviye olması gerekiyor. Yani öyle hemen demirci binasını açtım + basam teq atam yok.
Mezarlık:
Ölen kahramanlarımızın neden öldükleri falan yazıyor, ilk 50 ölümden sonra kimsenin girip buraya bakacağını sanmam.
Lonca:
Lonca binası kahramanlarımızın yeteneklerini açmaya ve geliştirmeye yarıyor. Bu bana kalırsa demirciden daha önemli bir özellik keza bazı karakterlerin yetenekleri ilk halleriyle çok işe yaramaz iken güçlendirdikçe aşırı OP olabiliyor.
Göçebe Vagonu:
Burada kahramanlarımıza yeni ekipmanlar alabiliyoruz. Sıradan ekipmanlar genelde bir yerden verirken bir yerden alıyor ama daha nadir eşyalar sizi tatmin edeceklerdir.
Sanatoryum:
Burası kısaca hastane. Zindanda hastalık kapan kahramanlarımızı zincire vurarak ve modern tıbbın inceliklerinden faydalanarak kötü huylarından ve hastalıklarından arındırmamıza yarıyor bu bina.
Hayatta Kalan:
Orijinalinde “Survivalist” olarak geçiyor nasıl çevirsem bilemedim. Bu arkadaşı (Bina sınıfına girse de aslında kamp yapmış bir ablamız kendisi) anlatmak için öncelikle bir zindan mekaniğini anlatmak gerekiyor. Zindanlarımız 3 uzunluk ile kategorilenmiş, bunlar kısa, orta ve uzun zindanlar (en azından ben sadece bu üçünü gördüm) kısa zindanlar haricindeki zindanlarda kahramanlarımızın dinlenmesi için zindan esnasında kamp kurabiliyor ve kahramanlarımızın kamp yetenekleri ile onları rahatlatıp, iyileştirip, güçlendirebiliyoruz. Heh işte bu abla o kamplar esnasındaki kahramanlarımızın yeteneklerini açıyor ve güçlendiriyor. Kısaca Lonca binasının yaptığını kamp yetenekleri için yapıyor.
Han:
Kahramanlarımızın dinlenmesini ve stres atmalarını sağlayan bir bina. Manastır ile aynı mantıkla çalışıyor ama bazı karakterler manastıra kabul edilmediğinden burada dinlenmek zorundalar.
Binalarımız bu kadar. Zindanlarımıza tek tek girmeyeceğim. Birkaç çeşit zindanımız olsa da aralarındaki tek fark içinden çıkan yaratıklar ve lootlar. Her zindana orayı rahat dönebilecek karakterlerle girmemiz gerekiyor. Örneğin en sevdiğim iki sınıf olan crusader ve vestal sınıfları ölü yaratıklara (iskelet, zombi gb.) daha fazla vuruyorlar. Bu sebeple ölülerin daha çok çıktığı harabeler bölgesindeki zindanlarda çok daha etkililer. Ama dediğim gibi her tür yaratığa karşı etkili bir sınıf olduğundan mekaniksel açıdan çok bi değişiklik olmuyor, zindanlar arasında sadece ekibinizi değiştiriyorsunuz.
Zindanlar, binalar ve mekanikler, bunların dışında gönül ister her sınıftan bahsedelim ama maceraperestlerimiz bu oyunda oldukça çeşitli ve hepsine tek tek bakarsak bu yazı bitmek bilmez. Size son birkaç tavsiye vererek bu karanlık zindanlardan çıkalım artık. Ölen kahramanları çok takmayın keza çok fazla ölecek. Grubunuzda hep bir iyileştirici bulunsun yoksa kesin ölecekler ve boss zindanlarına girecekseniz kesinlikle önce nasıl kesildiklerini izleyin bosslar aşırı güçlü tüm grubunuza tek atabilirler sonra üzülürsünüz.